27 Mart 2015 Cuma

DEĞERLİLER VE ÖNEMLİLER (2)

İlkokul öğretmenimin en fazla verdiği örnekti, bahanelere sığınmak isteyenlere:

Geline düğünde, "kalk oyna" demişler "yerim dar" demiş. Yer açmışlar; meydanı boşaltıp, "hadi" demişler. Bu kez de "yenim dar" demiş.
  

Ya herkes öyle söyleseydi? "Bizden geçmiş", "unumu eledim, eleğimi astım", "bir ayağım çukurda"... deseydi?

Görüyor musunuz kültürümüze sızmış ve yıllar içinde sosyal genetiğimize işlemiş söylenceleri? 

Buna karşı durabilenler; yaratılmış bir insan olmayı, hangi yaşta olursa olsun alabildiği her nefesi yeni bir değer üretmek için harcama gayretinde olanlar var ya: İşte onlardır asıl yaşamın sırrını keşfedenler, dünyaya neden geldiğinin şifresini çözenler.


Beni duygulandıran her örnekte olduğu gibi, saygıyla önlerinde eğiliyorum böylesi insanların. Allah yokluklarını hissettirmesin. Çünkü onlardır yaşamın en değerlileri. Elleri nasırlı ama yürekleri gıpgıcır, kimilerinin de elleri gıcır ama yürekleri nasır.

Önemli olma sevdasıyla ortada dolaşan grand tuvaletli "acaba nereye yanaşsam?" derdindeki, endamına bakıldığında entellektüelliği kimseye bırakmayan, değersizliğe düşmüş olanlar bilmeli ki bir gün toprak olacaklar. Onlar da öyle. Fakat ölümlerinden sonra, önemlilerin esamesi okunmazken değerliler ardında bırakılmış izler, açılmış yollar, gök kubbede yankılanan hoş sedalarla hayırla anılır olmaya, bir yol gösteren olmaya, gönüllerde yaşamaya devam ederler. Aradaki en büyük fark da budur.


"Oku"mak işte bu farkı görmek ve yaşamı bunun üzerine odaklamak için istenen eylemdir. Aksi halde edinilen bilgiler -elçiye zeval olmaz- "katırın semerine yüklenen" yükten farksızdır, taşı taşı bitmez. Boşuna hamallığı yapılanın kimseye hayrı da olmaz.

Bugün bir güzel söz okudum: Bilgi'nin beşte dördü "ilgi" imiş. Doğru, ilgi gösterilmeyen hayatın özüne rağmen "hayat ansiklopedisi" yutulsa, "yaşamsal bilimler" üzerine tez üstüne tez yazılsa, üniversiteler peşi sıra okunsa, balyayla sertifika koleksiyonu olsa ne fayda?


Daha önce öğretim ile eğitim arasındaki tarifimi kendimce yapmıştım: Öğretim insanın ceplerini doldurur ama neden ve nasıl harcaması gerektiği konusunda fikir vermez. Oysa eğitim boş bir ceple bile yaşayabilmenin ve değer üretebilmenin metodolojisini kazandırır. Ve yaşam eğitimlilerin hünerleri ile şekillenir; azıcık öğrenimle, bilgiyle, güçle, sermaye ile kocaman dünyalar kurmaya cürret edenlerin aşkı ve gayretiyle.

Cem Turan​

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder