Ah, ne olurdu; dönebilseydim eğer
İlk kırk güne, gözümü açtığım.
Kalabalık melaike, her biri ayrı över,
Kırk kat Arş’tan indi civar dostlarım.
Yol yorgunu, seferiyim; bu yüzden
mahmur bakar gözlerim,
Lakin göze ne hacet, ben ki Arş’ı
özlerim.
Alışmak zor; cism-i zat sanki
mintanım,
Biraz o sıkar uysun diye, biraz da ben
zorlarım.
Selam etmeden olmaz, hepsi pür-u
gönül,
Birine etsem tebessüm, diğerinin
nasibi gül.
Ne olurdu, geri kalmasaydım
ağırlamaktan,
Kırk gün sonra nazar perdem
kapanmadan.
Sabır ya fakir, elbet bir gün
buluşacaksın,
Her yolun bir sonu varsa, nihayetinde
varacaksın.
Kiminin on yıl geri, kimisi yirmi
ileri kırkından.
Ben, sen, o; imtiyaz yok; mutlak bir handa duracaksın.Cem TURAN
Haziran, 2003