6 Kasım 2015 Cuma

TARİH, DEMOKRASİ VE GELECEĞİ YAZANLAR

Demokrasi...

Bundan 2500 yıldan fazla oldu, bu topraklarda; Ege kıyılarında uygulanmaya başlayalı, Antik Yunan'da. Böyle bir kültürün, tarihin üzerinde bunca yıl oturup da demokrasiyi halen emanet duran bir elbise gibi üzerimize iliştirmek ayıp olur.

Bunca zaman, hiçbir şey yapmadan böylesi mirasın üzerinde oturana dahi kokusu sinmeliydi demokrasinin. İşine gelmese de çıkarına ters düşse de demokrasi deyince akan sular durmalıydı; hiçbir kişi, zümre bir diğerine göre üstün saymamalıydı kendisini, diğerlerine göre. Bal tutan parmağını yalamamalıydı.

İnsanlar işlerinde ehilleşmek, uzmanlaşmak, işlerinin en iyisini yapmaya odaklanmak yerine ilişki ağlarından, birileriyle çekildikleri resimlerden, uzatılan kartvizitlerden medet ummamalıydılar.


Ama oldu, ben bildim bileli hep oldu. Güncel sosyal hastalıklarımız, ne kadar uzun bir geçmişe sahip olursa olsun; tarihi varlıkların üzerini örtüyor, istifade edilmez kılıyor.

Tarihi de pek sevdiğimiz, dikkate aldığımız ve en önemlisi; yorumladığımız söylenemez. Ya böbürlenmek için bizi güçlü gösteren tarafını cımbızla alıp kullanırız ya da sınavlar geçmek için ezberleyip unuturuz. Gereksizdir, çöpe atılmalıdır, satılmalıdır geçmişten kalan.

Oysa geçmişte aramalı geleceğin anahtarlarını. Tarih evrenseldir. Geçmiş insanlığın ortaklaşa ürettiği bir mürekkep. Zamane bizler, elimizde divit. Geçmişin mirası mürekkeple ancak yazılır gelecek. İnsan bir gecede biten mantar değil, köklü bir medeniyet. Okumak gerek, anlamak gerek, yormak gerek ve geleceği yazmak gerek.

Cem TURAN

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder